ANIT AĞAÇ
Dönüş istikametindeyken annemle -nereden o konuya geldiysek- yarışma soruları üzerine konuşuyorduk. Annem, bir bilgi yarışmasından aklında kalan '' Türkiye 'nin en yaşlı Anıt Ağacı nerededir?'' sorusunu bize teyit ettirdi. Yaşadığımız bölge dolaylarında, Kırkağaç'ta olduğunu hatırlıyordu.
Emin olmak için internette küçük bir araştırma yaptıktan sonra , Kırkağaç'ta ki bu ağacın yerini iyice öğrenmiş olduk. Hazır bahsi geçmiş ve yolumuzun üzerindeyken ağacımızı görmeye koyulduk. Levhaları takip ederek, Kırkağaç'a bağlı Bakır kasabasında Anıt Ağacımızı bulduk.
Celal Bayar Üniversitesi' nin yaşını tespit ettiği bu ağaç asırlar boyu yaşamakta olan bir ağaçtı.
1652 yaşında ve hala capcanlı hatta filizlenmekteydi yaşına rağmen diri olan zeytin ağacı.
362 yılında dikilmiş , 6,84 m. boyundaki ağaç ; Gemlik, Uslu, Edremit, Aydın Memecik olmak üzere 4 tipte zeytin veriyor .
Anıt Ağaç olarak tescillenip koruma altına alınan bu güzelim ağaca zarar vermenin cezası ise 2 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası olarak belirlenmiş.
Gel gör ki her şeye zarar vermeyi adet edinmiş duyarsız insanlarımız burada yemiş içmiş , çöplerini , şişelerini, içecek kutularını ağacın etrafına bırakmışlar. Cam şişenin ağaç ve ormanlar için zarar boyutunun 'yangın' olabileceğinin altını çizerek duyarsızlıklarını gözardı edemiyorum maalesef.
Çevrenin zarar verme güdüsü özellikle belediyelerce engellenebilirse anıt ağaçlar daha uzun yıllar yaşar bizler ve bizden sonraki nesillerle.
Düşünsene kaç dönem kaç toplum görmüş geçmişten günümüze. Bu toplumlar ağaç aracılıyla geleceğe not, mesaj bir şeyler bıraksalar nelere ışık olurlardı kim bilir :) Ama iyi ki yapmamışlar , üzerine bırakıp daha da zarar vermemişler ağaçlara.
Yorumlar
Yorum Gönder