BURASI POLATLI: Hamamönü, Mehmet Akif Ersoy Müze Evi, Ankara Kurtuluş Savaşı Müzesi ( 1. T.B.M.M)

  Polatlı' da,  kültür turizmi  için bulunduğumuz son günümüze uyandık.  Gezi - gözlem finali yapacağımız günümüzü Ankara ' da görmek istediğimiz rotalarımıza ayırdık.  Hızlı bir kahvaltı sonrasında Ankara'ya doğru yola düştük..

  Ankara' yı çocukluğumdan beri çok sevmişimdir. Ailemle  ne zaman burada olsak hemen Anıtkabir ziyareti yapardık. Kuvvetle muhtemel Ankara sevgimin temelinde Ata ziyaretlerimiz yatıyor. 

 Bir de  şu anki durumundan haberdar olmamakla birlikte   Maltepe Pazarı, Atakule gitmekten keyif aldığım uğraklarımızdı Ankara'da.

  Dönelim gezimize...

  İlk olarak Hamamönü Mahallesi'ne geçmek üzere arabamızı parkettik. Uzunca bir süre de park yeri aramıştık. Sömestr olmasından mütevellit bir kalabalık mevcuttu.

  Hamamönü; Altındağ Belediyesi tarafından restore edilmiş eski Ankara evlerinden oluşuyordu. Cumhuriyet Dönemi Geleneksel Türk Evleri modelindeki evlerden. Şimdinin saçma bina tasarımlarının yanında bu mimarinin  hem  estetik olduğunu düşünürüm hem de ayrı bir severim 'geleneksel' tip ev tasarımlarını .  

  Hamamönü bölgesinde  Sanat Merkezi olarak düzenlenmiş  Sanat Sokağı bulunuyordu. 2010 yılından bu yana Ankaralılar'ın hizmetindeydi. Bir çok sanatçı buradaki evleri galeri, atölye ve satış alanı olarak kullanmaktaydı. Çeşitli sanat derslerini de burada veriyorlardı. Hepsine tek tek girememiş olsak da gezip bakınarak Mehmet Akif Ersoy Parkı'na ulaştık.

  Parkın içerisinde Mehmet Akif Ersoy Müze Evi bulunuyordu.   Çok sayıda ziyaretçiye  biz de evi görmek üzere dahil olduk.

  Burası Mehmet Akif Ersoy 'un Kurtuluş Savaşı yıllarında ikamet ettiği, İstiklal Marşımız başta olmak üzere bir çok şiirini ürettiği eviydi.

 

  Bu ev savaş yıllarında Taceddin Şeyhi tarafından Mehmet Akif Ersoy'a tahsis edilmiş, 1949 yılında müze eve dönüştürülmüştü. Zamanla epey yıprandığı için 1982 yılında onarılıp 1984 yılında hizmete açılmıştı.

 

 Mehmet Akif Ersoy'un kişisel eşyaları (gözlük , tesbih, saat) , yüzünün kalıbı müze- evde sergilenmekteydi. Müze Evin bulunduğu bahçenin içinde İstiklal Marşımızın ilk iki kıtasının yazılı olduğu kitabe bulunuyordu.

  Kurtuluş Savaşı döneminin  zorluklarının üzerimizde oluşturduğu  hissiyat, tüylerimiz diken diken ayrıldık Mehmet Akif Ersoy Müze - Evinden.

  Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi diğer adı ile  Kurtuluş Savaşı  Müzesine doğru yola koyulduk. Planımız kapanış saatine kadar 2. Meclise  yani Cumhuriyet Müzesi'ne de gidebilmekti..

  Birinci Meclis Ulus Meydanı'ndaydı.  Yapımı 1915 yılında başlayan bu iki katlı binanın en belirgin özelliği yapımında Ankara taşı - andezit kullanılmış olmasıydı.

  1. T.B.M.M. binası 23 Nisan 1920'den 15 Ekim 1924 tarihine kadar meclis olarak kullanılmış. Daha sonra Cumhuriyet Halk Fırkası Genel Merkezi , Hukuk Mektebi olarak devredilmiş, 1952 yılında Maarif vekaletine verilmiş son olaraksa 1957 de müze olmak üzere restorasyona başlanılmıştı.  23 Nisan 1961'de Türkiye Büyük Millet Meclisi adı ile halka açılmış. 23 Nisan 1981 yılında da Kurtuluş Müzesi adını almıştı.

  Binanın uzun koridorlarında Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğrafları, meclis toplantı fotoğrafı, eski Ankara resimleri asılıydı. Aynı zamanda binanın krokisinde  Bakanlar kurulu Odası, Komisyon odası, dinlenme odası, Şer'iye Encümeni odası, idare odası, Meclis toplantı salonu, meclis başkanı odası ve mescit bulunmaktaydı. 

  Meclis toplantı salonunda hızla açılması istenen meclis için apar topar yokluk halindeyken bulunmuş okul sıraları vardı. 

  Meclisin ivedilikle açılması önemliydi. Önemini Atatürk şu sözleri ile anlatmıştı. ' Artık yüce meclisin üzerinde bir güç yoktur.' 

  Bir konuşmasında ise şöyle söylemişti ' Büyük Millet Meclisi, Türk Milletinin asırlar süren arayışlarının özü ve onun bizzat kendisini idare etmek şuurunun canlı bir temsilidir.' 

  Atatürk  sözlerinde Büyük Millet Meclisinin önemini vurgulamış ve ulusal egemenlik için olmazsa olmaz bir koşul olduğu bilincini kazandırmıştır. 

  Sanki meclis konuşması sırasında Atamızı dinliyor ve millet vekillerinin çalışmalarını koridorlarında izliyormuşum gibi gözümde o gün, o anlar canlandı.

 Yaşayan binalar , ruhları olan mekanlar bunlar  gezilerin en manevi güzergahları oluyor bence. 

 Kurtuluş Savaşı Müzesi turumuzu tamamlayıp çok yakın lokasyonumuzda olan İkinci Türkiye Büyük Millet Meclisi' ne geçmiştik. Ama kapanma saatinden önce yetişemediğimiz için binanın içine giremedik. Gezi planımızda olan Cumhuriyet Müzesi ve İşbankası Müzesini zamansızlık nedeni ile başka bir bahara ertelemek üzere yemek faslı için Ulus'tan ayrıldık.

  Yoğun gezi programımızı Gordion AVM de sınırsız sos eşliğindeki hamburgerlerimizle noktaladık😋

  Ertesi gün dönüş yolundaydık. Gitmeyi planladığımız pek çok yeri arkamızda bıraksak bile, tatlı bir yorgunluk ve dolu dolu geçirilmiş seyahat mutluluğu ile eve dönmek güzeldi. 😊